başlamadan

listen to the pronunciation of başlamadan
Турецкий язык - Английский Язык
begin of
embarking on
başlamadan biten
stillborn
başla
begin

School begins at nine and is over at six. - Okul dokuzda başlar ve altıda biter.

After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop. - Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.

başla
began

You began to learn Esperanto. - Esperanto öğrenmeye başladınız.

Next month it'll be five years since he began playing the violin. - Önümüzdeki ay keman çalmaya başlayalı beş yıl olacak.

başla
(Bilgisayar) run

They began to run all at once. - Hep birden koşmaya başladılar.

The dog began to run. - Köpek koşmaya başladı.

başla
{f} beginning

In the beginning God created the heaven and the earth. - Başlangıçta Tanrı göğü ve yeri yarattı.

Birth is, in a manner, the beginning of death. - Doğum,bir şekilde,ölümün başlangıcıdır.

başla
log on
başla
begun

The French and Indian War had begun. - Fransız ve Hint Savaşı başlamıştı.

My memory of her has begun to recede. - Onunla ilgili anılarım azalmaya başladı.

başla
gotten start
başla
fall to
başla
go about

Now I must go about my work. - Şimdi işime başlamalıyım.

başla
strike up

The student center is a good place to strike up conversations. - Öğrenci merkezi konuşmalara başlamak için iyi bir yer.

başla
got start
başla
knuckle down
başla
set about

She had no idea how to set about her work. - İşine nasıl başlayacağı konusunda bir fikri yoktu.

I must set about that work without delay. - Gecikmeden o işe başlamalıyım.

başla
get start
başla
enter upon
başla
get down to

I've never seen him really get down to work. - Onun gerçekten işe başladığın asla görmedim.

It's time to get down to business. - İşe başlamanın zamanıdır.

başla
commence

Direct flights between New York and Tokyo commenced recently. - New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır.

Tom's trial commenced three days later. - Tom'un davası üç gün sonra başladı.

başla
start off

There's nothing better than a good cup of coffee to start off the day. - Güne başlamak için güzel bir fincan kahveden daha iyi bir şey yoktur.

Let's start off on the same page. - Aynı sayfada başlayalım.

başla
went about
başla
got down to
başla
log#on
kazıya başlamadan önce kazılan tünel
sump
başlamadan
Избранное