arabanız

listen to the pronunciation of arabanız
Турецкий язык - Английский Язык

Определение arabanız в Турецкий язык Английский Язык словарь

araba
(Otomotiv) car

The name of Marco's car is 'Thunder Giant'. - Marco'nun arabasının adı Thunder Gianttir.

I had my car stolen last night. - Dün gece arabam çalındı.

araba
{i} cart

Where are the luggage carts? - Bagaj arabaları nerede?

The horse began to protest as soon as it was hitched to the cart. - At arabaya bağlanır bağlanmaz protesto etmeye başladı.

araba
motorcar

Selling motorcars is my business. - Arabalar satmak benim işim.

araba
cartload, wagonload; truckload
araba
wheels (Slang); carriage
araba
auto

I was recently in an automobile accident. - Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim.

She was killed in an automobile accident. - Bir araba kazasında hayatını kaybetti.

araba
car, automobile
araba
car, motorcar, auto, automobile; carriage, vehicle; cart, wagon
araba
automobile

I was recently in an automobile accident. - Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim.

Thousands of Americans owned automobiles. - Binlerce Amerikalı araba sahibiydi.

araba
coach

He robbed the mail coach. - O, posta arabasını soydu.

araba
vehicle

Gas-powered cars are the Devil's vehicle. - Benzinli arabalar Şeytan'ın aracıdır.

Keep distance from trucks and other vehicles when driving. - Araba sürerken kamyonlardan ve diğer araçlardan uzak durun.

araba
wheel

Steering wheels of American cars are on the left side. - Amerikan arabalarının direksiyon simitleri sol taraftadır.

A car has one steering wheel. - Bir arabanın bir direksiyon simidi vardır.

araba
gharry; motor
araba
wagon

Does Tom still drive a station wagon? - Tom hâlâ steyşın araba kullanıyor mu?

araba
auotomobile
araba
motor

Tom has three cars and a motorcycle. - Tom'un üç arabası ve bir motosikleti var.

The motorcycle crashed into a car. - Motosiklet bir arabaya çarptı.

araba
trolley
araba
wain
araba
moving conveyor
araba
cab

Tom always keeps a set of jumper cables in the trunk of his car. - Tom her zaman onun arabasındaki sandıkta bir set atlama kabloları saklar.

araba
auto-
araba
carriage, wagon, cart
araba
carriage

The baby sleeping in the baby carriage is as cute as an angel. - Bebek arabasında uyuyan bebek, bir melek kadar sevimli.

The princess rode in a golden carriage. - Prenses altından yapılmış bir arabaya bindi.

araba
{i} gharry
araba
autocar
araba
conveyance
araba
rickshaw
Английский Язык - Английский Язык

Определение arabanız в Английский Язык Английский Язык словарь

araba
A wagon or cart, usually heavy and without springs, and often covered
araba
{i} type of wheeled carriage which is popular in the Middle East; wagon drawn by oxen or horses and used in Turkey and Asia Minor
araba
A carriage used in Turkey and Asia Minor drawn by horses or oxen
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение arabanız в Турецкий язык Турецкий язык словарь

araba
Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı: "Ve arabayı dörtnala ileri sürdü."- H. Taner
araba
Bu taşıtın aldığı miktarda
araba
Araba ile taşınmış veya taşınacak miktar
araba
Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı
arabanız
Избранное