act of departing

listen to the pronunciation of act of departing
Английский Язык - Турецкий язык

Определение act of departing в Английский Язык Турецкий язык словарь

departure
kalkış

Hava kötüleştiği için, kalkış ertelendi. - The weather getting worse, the departure was put off.

Trenin kalkışı ertelenecek. - The train's departure will be delayed.

departure
{i} ayrılış

Bu bilet için ayrılış tarihini değiştirebilir misiniz? - Could you change the departure date for this ticket?

Ayrılışını niçin ertelediğini biliyor musun? - Do you know why he put off his departure?

departure
kıpırdatma
departure
(Havacılık) havalanma
departure
kımıldatma
departure
vücudu oynatma
departure
gidiş

Gidişini ertelemeye karar verdi. - He decided he would put off his departure.

Gidişini Pazara kadar erteledi. - He put off his departure till Sunday.

departure
hareket

Çim'de, hareket istasyonuna gitmek ve tren biletleri orada almak zorundasın. - In China, you have to go to the departure station and buy train tickets there.

departure
{i} gidiş, ayrılış, terk
departure
{i} sapma, ayrılma
departure
kalkış yenilik
departure
{i} vazgeçme
departure
(isim) ayrılış, kalkış, ayrılma, gidiş, yola çıkma; geri çekilme; sapma; yenilik, başlangıç; ölüm
departure
{i} ölüm
departure
bir geminin yola çıkmadan evvelki boylam ve enlem derecesi
departure
{i} yenilik
departure
{i} hareket etme, kalkış
departure
den bir geminin doğuya veya batıya doğru kestiği mesafe
Английский Язык - Английский Язык
going
departure
leaving
going away
act of departing

    Турецкое произношение

    äkt ıv dîpärtîng

    Произношение

    /ˈakt əv dəˈpärtəɴɢ/ /ˈækt əv dɪˈpɑːrtɪŋ/
Избранное