Birçok büyük insan gençliklerinde zorluklardan geçmişlerdir.
- Many great men went through hardship during their youth.
Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi.
- Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work.
Ergenler genellikle ebeveynleriyle tartışır.
- Adolescents often quarrel with their parents.
Malezya'daki gençlik Kore ve Japonya'daki ünlülerden gerçekten hoşlanıyor.
- The youth in Malaysia really like Korean and Japanese celebrities.
Gençliğinin bittiğini düşünmek için iyi bir nedenin olabilir.
- You may have good reason to think that your youth is over.
Seyirciler genellikle gençti.
- The audience were mostly adolescents.
Gençler bahçede yerler.
- The youth eat in the garden.
Yaşlı adam gençleri kıskanıyor.
- The old man envies the youth.
... in their youth have much lower disability when they get older. And in fact, disability ...
... especially when it comes to youth online. ...