a student in the last year of high school, college, or university

listen to the pronunciation of a student in the last year of high school, college, or university
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a student in the last year of high school, college, or university в Английский Язык Турецкий язык словарь

senior
{i} üst

Tom üst düzey bir yöneticidir. - Tom is a senior executive.

O hükümette üst düzey bir konuma sahiptir. - She holds a senior position in the government.

senior
{s} yaşça büyük
senior
yaşça daha büyük
senior
(Ticaret) emektar

Tabii, birçok emektar vatandaş emeklilikten memnundur. - Of course, many senior citizens are happy with retirement.

senior
{i} büyük
senior
kıdemlilik
senior
daha yaşlı olan kişi
senior
son sınıfa ilişkin
senior
kıdemli kişi
senior
{s} yaşlı

Yaşlıların ruhları kötü havaya rağmen yüksekti. - The senior citizens' spirits were high in spite of the bad weather.

Biletler genel giriş için 30 dolar ve öğrencilerle yaşlılar için 20 dolardır. - Tickets are $30 for general admission and $20 for students and seniors.

senior
{s} son sınıfla ilgili
senior
(Askeri) KIDEMLİ ÜST: Hizmet süresi diğerlerinden fazla olan; sınıflandırmalarda esas olarak alınan tipe nazaran ileri derecede bulunan
senior
{i} baba
senior
{s} daha yaşlı
senior
{i} son sınıf öğrencisi

O, Harvard'da son sınıf öğrencisi. - He is now a senior at Harvard.

Tom lise son sınıf öğrencisi. - Tom is a high school senior.

senior
senior citizen yaşlı kimse
senior
senior high school
senior
{i} kıdemli kimse
Английский Язык - Английский Язык
senior
a student in the last year of high school, college, or university

    Расстановка переносов

    a stu·dent in the last year of high school, college, or u·ni·ver·si·ty

    Произношение

Избранное