a female servant; a maidservant

listen to the pronunciation of a female servant; a maidservant
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a female servant; a maidservant в Английский Язык Турецкий язык словарь

girl
kız

Dorenda gerçekten iyi bir kızdır, o kurabiyelerini benimle paylaşıyor. - Dorenda really is a nice girl. She shares her cookies with me.

Betty güzel bir kızdır, değil mi? - Betty is a pretty girl, isn't she?

girl
kadın

Kız ince belli bir kadın haline geldi. - The girl has grown into a slender woman.

Peter, çocuksu kızlardan bıktı ve gerçekten olgun bir kadınla tanışmak istedi. - Peter was fed up with childish girls and wanted to meet a really mature woman.

girl
sevgili

Priscilla Chan, Mark Zuckerberg'in sevgilisidir. - Priscilla Chan is the girlfriend of Mark Zuckerberg.

Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim. - To tell the truth, she is my girlfriend.

girl
kadın işçi
girl
bayan dost
girl
girl scout kız izci
girl
{i} k.dili. kız arkadaş
girl
{i} kız arkadaş

Kız arkadaşına doğru koştum. - I ran into your girlfriend.

Tom ve kız arkadaşı aynı sınıfta. - Tom and his girlfriend are in the same class.

girl
{i} hizmetçi kız
girl
girl friend yakın kız arkadaş
girl
girlhoodkızlık çagı
Английский Язык - Английский Язык
girl