a companion; a comrade; a mate

listen to the pronunciation of a companion; a comrade; a mate
Английский Язык - Турецкий язык

Определение a companion; a comrade; a mate в Английский Язык Турецкий язык словарь

lad
{i} erkek çocuk
lad
{i} seyis yamağı
lad
genç erkek
lad
genç

Şu genç bayan bir hemşiredir. - That young lady is a nurse.

Çok zeki genç bir hanımdır. - She is a very intelligent young lady.

lad
{i} adam

Bir zamanlar, uzak bir yerde, yaşlı bir adam ve yaşlı bir bayan yaşardı. - Once upon a time, in a place far away, lived an old man and an old lady.

İki adam Lady Mary'nin kalbi için yarıştı. - The two men competed for Lady Mary's heart.

lad
{i} delikanlı

Onun erkek arkadaşı hoş bir delikanlı. - Her boyfriend's a nice lad.

O iyi genç bir delikanlı. - He's a fine young lad.

lad
büyücek erkek çocuk
lad
{i} çoğ., İng. (erkekleri kastederek) arkadaşlar: Tell the lads! Arkadaşlara söyle! Come on, lads! Haydi
Английский Язык - Английский Язык
lad