Endişeli görünüyorsun.
- You seem apprehensive.
O, performansı ile ilgili eleştiri alma hakkında endişeli.
- She was apprehensive about receiving criticism of her performance.
Örümceklerden korkan insanlar var.
- There are people that are afraid of spiders.
Korkan tek kişi sen değilsin.
- You're not the only one who's afraid.
O korkmuş hissetmeye başladı.
- He began to feel afraid.
O, çok korkmuş görünüyor.
- She looks very much afraid.
Korkarım yanlış bir numara çevirdiniz.
- I'm afraid you have dialed a wrong number.
Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.
- Older people are often afraid of trying new things.