room in which to park a vehicle or vehicles

listen to the pronunciation of room in which to park a vehicle or vehicles
İngilizce - Türkçe

room in which to park a vehicle or vehicles teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

standing
(Ticaret) devamlılık
standing
akmaz
standing
geçerlilik
standing
devam

Çocuk bir süre durmaya devam etti. - The boy kept standing for a while.

Yapabildiğim bütün şey ayakta durmaya devam etmekti. - It was all I could do to keep standing.

standing
süreklilik
standing
devamlı
standing
ayakta duran

Orada ayakta duran kız kız kardeşim Sue'dur. - The girl standing over there is my sister Sue.

Ayakta duranların hepsi erkekti. - Those standing were all men.

standing
süreklilik/mevki
standing
{i} mevki
standing
{i} yer

Sandalyemiz yok. Ayakta dururken yer misin? - We're out of chairs. Would you mind eating while standing up?

Tom Mary'nin durduğu yeri gösterdi. - Tom pointed to where Mary was standing.

standing
{s} sürekli
standing
sürekli/durgun/duran
standing
{i} geçmiş
standing
{s} her zaman geçerli olan
standing
{s} durgun
standing
{i} itibar
İngilizce - İngilizce
standing

The engineering crisis boiled down to roads, hard standing, and waste..

room in which to park a vehicle or vehicles

    Heceleme

    room in which to park a ve·hi·cle or vehicles

    Türkçe nasıl söylenir

    rum în hwîç tı pärk ı vihîkıl ır vihîkılz

    Telaffuz

    /ˈro͞om ən ˈhwəʧ tə ˈpärk ə ˈvēhəkəl ər ˈvēhəkəlz/ /ˈruːm ɪn ˈhwɪʧ tə ˈpɑːrk ə ˈviːhɪkəl ɜr ˈviːhɪkəlz/