rebuke, admonish, scold, reprove

İngilizce - Türkçe

rebuke, admonish, scold, reprove teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

İlgili Terimler

reprimand

{f} azarlamak

reprimand

{f} kınamak

reprimand

{i} azar

Bay Jones ders esnasında uyuduğum için beni azarladı. - Mr. Jones reprimanded me for falling asleep during class.

James derste hatalar yapmaktan ve azarlanmaktan çok korkardı. - James had a great fear of making mistakes in class and being reprimanded.

reprimand

{i} kınama

reprimand

{i} azarlama

reprimand

{i} paylama

reprimand

{f} azarla

James derste hatalar yapmaktan ve azarlanmaktan çok korkardı. - James had a great fear of making mistakes in class and being reprimanded.

Yönetmen seni azarladı. - The director reprimanded you.

reprimand

fırça atmak

reprimand

fırça çekmek

reprimand

serzeniş

reprimand

(resmi) tekdir

reprimand

(resmi olarak) kınamak

reprimand

azarla(mak)

reprimand

tekdir et

reprimand

{f} paylamak

İngilizce - İngilizce

rebuke, admonish, scold, reprove teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

{f} reprimand

Heceleme

rebuke, admonish, scold, re·prove