Annem akşam yemeğini hazırlamakla meşgul.
- My mother is busy preparing supper.
Öğretmen bana konuşmamı hazırlamak için daha çok zaman harcamam gerektiğini söyledi.
- My teacher told me that I should have spent more time preparing my speech.
Tom yarınki dersler için hazırlanıyor gibi görünüyor.
- Tom seems to be preparing for tomorrow's lessons.
Karım ve ben emekli olmak için hazırlanıyoruz.
- My wife and I are preparing to retire.
O yayınlama için bir dergi hazırlanmasında sorumlu oldu.
- He was in charge of preparing a magazine for publication.
O, sınava hazırlanmakla meşgul.
- He is busy preparing for the examination.