present participle of fast

listen to the pronunciation of present participle of fast
İngilizce - Türkçe

present participle of fast teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

fasting
{s} niyetli
fasting
oruç tutma

Fadıl bir Müslüman olmamasına rağmen oruç tutmaya başladı. - Fadil started fasting although he wasn't a Muslim.

İslam'ın beş şartı; şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmektir. - The five pillars of Islam are belief, worship, fasting, almsgiving, and pilgrimage.

fasting
(Biyokimya) açlık
fasting
oruçlu
fasting
(Tıp) Belli bir süre yemek yememe, isteyerek aç kalma, oruç tutma
fasting
(isim) oruç tutma, perhiz
fasting
(zarf) aç karnına
fasting
aç karnına
fasting
(sıfat) niyetli
İngilizce - İngilizce
fasting
present participle of fast