Kazanın tanıklarıydık. - We were witnesses of the accident.
Görgü tanıkları bombalamadan hemen sonra Tom'un Park Street'te güneye doğru yürüdüğünü gördüler. - Eye witnesses saw Tom walking south on Park Street just after the bombing.
İngilizce - İngilizce
plural of witness teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı