pil

listen to the pronunciation of pil
Türkçe - İngilizce
battery

The clock has stopped. It needs a new battery. - Saat durmuş. Yeni bir pil gerekli.

I got a new battery put in my watch yesterday. - Dün, ben saatime yeni bir pil koydurdum.

cell

My cellphone's battery is dead. - Benim cep telefonumun pili öldü.

My cellphone beeps if the battery is running low. - Pil düşük olduğunda benim cep telefonu bip sesi verir.

pile
battery, dry cell, dry battery
battery; cell; pile
med. pacemaker, pacer
battery pack
battery life
cell battery
pil rica ediyorum
I'd like a battery
pil satın almak istiyorum
I want to buy a battery
kalem pil
alkaline battery
kuru pil
dry-charged battery
lityum-iyon pil
li-ion battery
piller
batteries

You need to pay extra for the batteries. - Piller için ekstra ücret ödemeniz gerekir.

The batteries in my calculator are dead. - Benim hesap makinesindeki piller ölü.

yedek pil
(Bilgisayar) back-up battery
bireysel pil simgesini
individual battery icon
birincil pil
primary cell
biten pil uyarısı
(Bilgisayar) critical battery alarm
cihazı için pil
aid battery
cıvalı pil
mercury cell
flaş için pil
flashlight battery
galvanik pil
voltaic cell
hidroelektrik pil
pile
ikincil pil
secondary cell
kuru pil
dry cell
lityum pil
lithium batteries
nikel kadmiyum pil
nicad batteries
nükleer pil
nuclear battery
primer pil
primary cell
standart pil
standard cell
sıvı pil
wet cell
termoelektrik pil
thermopile
termoelektrik pil
thermoelectrical pile
yaş pil
wet cell
İngilizce - İngilizce

pil teriminin İngilizce İngilizce sözlükte anlamı

piller
A plunderer or thief

For I set nat by a knyght whan he is on foote, for all batayles on foote ar but pyllours batayles .

piller
One who pills or plunders
İngilizce - Türkçe

pil teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

pil yatağı
(Teknoloji) bir elektrik devresinde bir veya daha fazla sayıda pilin yerleştirildiği kısım
pil