pertaining to a setting, pertaining to a surrounding environment

listen to the pronunciation of pertaining to a setting, pertaining to a surrounding environment
İngilizce - Türkçe

pertaining to a setting, pertaining to a surrounding environment teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

background
{i} fon

Fon müziği ile okumayı severim. - I like to read with background music.

Hisleri, görüntüleri, düşünceleri ya da anıları iletmeyen müzik sadece arka fon gürültüsüdür. - Music that doesn't transmit feelings, images, thoughts, or memories is just background noise.

background
arka plan

Resmin arka planında bir kale var. - There is a castle in the background of the picture.

Arka planda deniz manzaralı bir resmimizi çektirelim. - Let's get a picture of us with the sea in the background.

background
{i} arka plân

Resmin arka planındaki o adam kimdir? - Who is that man in the background of the picture?

O her zaman arka plandadır. - He is always in the background.

background
(Ticaret) eğitim ve yetişme durumu
background
{i} özgeçmiş

Çok yönlü bir özgeçmişi var. - There's a very sophisticated background.

Tom'un özgeçmişi muhasebede. - Tom's background is in accounting.

background
(Bilgisayar) art alan zemin
background
arkaplan
background
{i} geçmiş deneyimler
background
in the background gözden uzak
background
muğlak
background
muhit ve tahsili
background
keep in the background arka planda kalmak
background
{i} zemin

Norveç bayrağında kırmızı zemin üzerinde beyaz kenarlıklı koyu mavi Nordik haç vardır ve 1821 yılından kalmadır. - The Norwegian flag has a dark blue Nordic cross with white border on a red background, and it is from 1821.

background
(isim) özgeçmiş, geçmiş deneyimler; sosyal çevre; arka plân, geri plân; fon, zemin; geçmiş
background
arkaplan artalan
background
belirsiz
background
{i} geri plân
background
bir kimsenin geçmişteki görgü
İngilizce - İngilizce
{s} background
pertaining to a setting, pertaining to a surrounding environment