oblique line

listen to the pronunciation of oblique line
İngilizce - Türkçe
eğik çizgi
(Matematik) eğik doğru
(Matematik) yatık doğru
oblique line overlap
(Askeri) EĞİK FOTOĞRAF BİLDİRMESİ: Düz bir hat üzerinden alınan bindirilmiş eğik fotoğraflar silsilesi. Bunlar, bir düşey fotoğraf bindirmesi (vertical line overlap) gibi bir bütün haline getirilmekle beraber, bir seri halinde perspektif manzara temini maksadıyla kullanılırlar. Yan yana gelen fotoğraflar arasındaki bindirme, genel olarak, yüzde ellidir. Ayrıca bakınız: "vertical line overlap"
oblique line overlap
(Askeri) eğik fotoğraf bindirmesi
diagonal
(Tekstil) verevine
diagonal
(Otomotiv) konvansiyonel
diagonal
köşeleme
diagonal
köşegen

Matrixin köşegenleştirilebilir olduğunu göster. - Show that the matrix is diagonalisable.

diagonal
diagonally opposite karşılıklı iki köşede bulunan
diagonal
{s} diyagonal

Ekmeği diyagonal dilimler halinde bir parmak genişliğinde kes. - Cut the bread into diagonal slices the width of a finger.

diagonal
{s} çapraz

Sandvici çaprazlama dilimledim. - I sliced the sandwich diagonally.

Caddenin çaprazlama karşısında bir mahalle bakkalı var. - There's a convenience store diagonally across the street.

diagonal
{s} köşegenel
diagonal
(isim) köşegen
diagonal
diagonally diyagonal olarak
İngilizce - İngilizce
a line that, meeting or tending to meet another, makes oblique angles with it
{i} diagonal
An oblique line
oblique