not polite

listen to the pronunciation of not polite
İngilizce - Türkçe
kibar değil
impolite
{s} kaba

Onun kaba cevabından dolayı, o kızdı ve onun yüzüne tokat attı. - Because of his impolite reply, she got angry and slapped his face.

Kimse kaba satıcıları sevmez. - Nobody likes impolite salesmen.

impolite
inceliksiz
impolite
{s} terbiyesiz

Tom terbiyesizce konuşur. - Tom spoke impolitely.

O terbiyesizce konuştu. - She spoke impolitely.

impolite
kaba bir şekilde
impolite
kabalık

Hoşça kal dememesi kabalıktı. - It was impolite of him not to say goodbye.

Onlar çok iyi tanımadıkları biriyle aynı fikirde olmamayı kabalık olarak düşünüyorlar. - They consider it impolite to disagree with someone they don't know very well.

impolite
{s} nezaketsiz
impolite
{s} incitici
impolite
impolitenessterbiyesizlik
İngilizce - İngilizce
impolite
not polite

    Heceleme

    not po·lite

    Türkçe nasıl söylenir

    nät pılayt

    Telaffuz

    /ˈnät pəˈlīt/ /ˈnɑːt pəˈlaɪt/