new, fresh, late, not long passed

listen to the pronunciation of new, fresh, late, not long passed
İngilizce - Türkçe

new, fresh, late, not long passed teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

recent
son

Son zamanlarda, ona maaş çekini zamanında vermiyorlar. - Recently, they have not been giving her her paycheck on time.

Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor. - Recent advances in medicine are remarkable.

recent
yakın

Tom ve Mary çok yakın zamanlarda birbirleriyle çıkmaya başladılar. - Tom and Mary started dating each other quite recently.

O, oldukça yakın zamanda oldu. - It happened quite recently.

recent
son zamanlarda

Son zamanlarda tembelleştim. - I've been sluggish recently.

Son zamanlarda, ona maaş çekini zamanında vermiyorlar. - Recently, they have not been giving her her paycheck on time.

recent
{s} yeni

O, son zamanlarda jipini yeni bir Mersedesle değiştirdi. - He recently traded in his jeep for a new Mercedes.

O, yeni bir resim mi? - Is it a recent picture?

recent
en son

Onun en son romanı nedir? - What's his most recent novel?

Bu sözlük en son sürüm değil. - This dictionary isn't the most recent version.

recent
yeni (olmuş)
recent
yakında olan
recent
(İnşaat) yakın zamandaki
recent
(Denizbilim) holosen
recent
dördüncü zamana recently geçenlerde
recent
recentness yeni vuku bulma
recent
yeni olmuş
recent
(sıfat) yeni, son, son günlerdeki
recent
güncel
recent
yakında olmuş
recent
{s} yeni, yakında olmuş, son
İngilizce - İngilizce
{a} recent
new, fresh, late, not long passed