neden olan

listen to the pronunciation of neden olan
Türkçe - İngilizce
(Dilbilim) causer
(Dilbilim) causing agent
causing
creative
contributory
facient
{s} initiative
{s} provoking
causative
{s} conducive
{s} provocative
neden ol
cause to

It could cause too many problems. - O, birçok sorunlara neden olabilir.

Tampons can cause toxic shock syndrome. - Tamponlar toksik şok sendromuna neden olabilir.

neden ol
{f} causing

Your work has been causing a lot of complaints from customers; I'm ordering you to leave immediately. Oh, up yours! I didn't want to work here in the first place. - Çalışman müşterilerin birçok şikayetine neden oluyordu.; Buradan hemen ayrılmanı emrediyorum. Defol git ha! Ben zaten burada çalışmak istemedim

When the body is touched, receptors in the skin send messages to the brain causing the release of chemicals such as endorphins. - Vücuda dokunulduğunda, derideki reseptörler beyne endorfin gibi kimyasalların salınmasına neden olan mesajlar gönderir.

neden ol
cause to be
neden ol
bring#about
adet kanamasına neden olan
(Tıp) emmenagogic
anarşiye neden olan
anarchical
anarşiye neden olan
anarchic
anlaşmazlığa neden olan
controversial
deflasyona neden olan
deflationary
doğuma neden olan
inductive
enflasyona neden olan
inflationary
hayal kırıklığına neden olan şey
disappointment
insan bağışıklık sistemi yetersiliğine neden olan virus (hiv virusu -AIDS)
(Askeri) human immuno-deficiency virus
kansere neden olan madde veya etmen
carcinogen
neden ol
engender
neden ol
causeto
pamukçuğa neden olan
cankerous
zehirlenmeye neden olan mikrop
salmonella
çıbanlara neden olan bir tür kan zehirlenmesi
pyemia
çıbanlara neden olan bir tür kan zehirlenmesi
pyaemia [Brit.]
neden olan