Türkçe - İngilizce
mevzuat teriminin Türkçe İngilizce sözlükte anlamı
- legislation
Rightists often dislike regulatory legislation.
-Sağcılar çoğunlukla düzenleyici mevzuatı sevmezler.
- (Kanun) laws
- regulations
- legislations
- subjects under discussion
- (Kanun) statute law
- regulation
- rules
- the body of current law
- (Ticaret) laws and regulation
- (Kanun) written law
- applicable law
- (Askeri) adrem
- (Hukuk) legislation, laws
- subjects under discussion; the body of current law
- containers (for merchandise)
- the laws (governing a country), the laws of the land
- (Mukavele) regulatory
Rightists often dislike regulatory legislation.
-Sağcılar çoğunlukla düzenleyici mevzuatı sevmezler.
- mevzuat koşulu
- (Ticaret) legislative requirement
- mevzuat uyumu
- (Politika, Siyaset) legislative alignment
- mevzuat aykırılıkları
- (Politika, Siyaset) infringement of rules
- mevzuat bakımından
- in terms of legislation
- mevzuat düzenlemesi
- (Politika, Siyaset) legislative arrangement
- mevzuat planları
- regulatory schemes
- mevzuat raporu
- (Ticaret) legislation report
- içtimai mevzuat
- Social legislation
- birincil mevzuat
- (Politika, Siyaset) primary legislation
- ulusal mevzuat
- (Politika, Siyaset,Ticaret) national legislation
- dahili mevzuat
- (Kanun) domestic legislation
- dahili mevzuat
- (Kanun) internal legislation
- dikey mevzuat
- vertical legislation
- dini hukuk ve mevzuat
- religious law and legislation
- ikinci derecede mevzuat
- (Kanun) statutory instrument
- ikinci derecede mevzuat
- (Kanun) subsidiary legislation
- sürücülerin araba kullanması ve dinlenme zamanları hakkında mevzuat
- (Hukuk) legislation on driving and rest time
- tıbbi hukuk ve mevzuat
- medical laws and legislation
- yeknesak mevzuat
- (Hukuk) uniform legislation
- İkincil Mevzuat
- (Hukuk) Secondary Legislation
İlgili Terimler
Türkçe - Türkçe
mevzuat teriminin Türkçe Türkçe sözlükte anlamı
- (Osmanlı Dönemi) Bahsedilen hususlar. Bir şeyin esasını teşkil eden hususat. Tatbikat halinde olan hükümler ve kaideler
- Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb. nin bütünü
- Bir ülkede yürürlükte olan yasa, tüzük, yönetmelik vb.nin bütünü: "Mahkemenin hangi süre içinde başlaması gerektiğine dair bir kayıt da yoktu mevzuatta."- Ç. Altan
- Sandık, çuval, teneke gibi içine ticaret malı konulan koyacaklar
- içtimai mevzuat
- Sosyal mevzuat, sosyal kanunlar