living being (human or animal); something created

listen to the pronunciation of living being (human or animal); something created
İngilizce - Türkçe

living being (human or animal); something created teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

creature
{i} varlık

Kadınlar niçin böyle can sıkıcı varlıklardır. - Why are women such bothersome creatures?

Denizdeki varlıkların çoğu kirlilikten etkilendi. - Most creatures in the sea are affected by pollution.

creature
yaratık

Bir fare çekingen bir yaratıktır. - A mouse is a timid creature.

Hava olmasa hiçbir yaratık yaşayamaz. - Were it not for air, no creatures could live.

creature
(Tıp) Yaratık (hayvan veya insan), mahluk
creature
hayvan
creature
creature comforts vücudun rahatını sağlayan şeyler
creature
köle
creature
kukla
creature
{i} alet olan kimse
creature
bende
creature
creaturely yaratıklarla ilgili
creature
{i} yaratık, mahluk
creature
refah
creature
{i} kul

İnsanlar ateş kullanan yaşayan tek yaratıklardır. - Humans are the only living creatures that make use of fire.

Ben Allah'ın kuluyum ve onun parçasıyım. - I am God's creature and of Him I am part.

creature
insan

Neredeyse her canlının en içgüdüsel davranışı küçüklerini korumaktır, ve insanlarda bu müdahale hayat boyu sürer. - The most instinctive act of nearly every creature is to protect its young, and with humans, this response persists for a lifetime.

İnsan, üretmeden tüketen tek yaratıktır. Süt vermez, yumurtlamaz, pulluğu çekmek için çok zayıf, tavşanları yakalamak için yeterince hızlı koşamaz. - Man is the only creature that consumes without producing. He does not give milk, he does not lay eggs, he is too weak to pull the plough, he cannot run fast enough to catch rabbits.

creature
bir kimseye bağlı olan ve itaat eden kimse
İngilizce - İngilizce
{i} creature
living being (human or animal); something created