There are people who are afraid of spiders.
- Örümceklerden korkan insanlar var.
I think people who are always afraid are useless.
- Her zaman korkan insanların işe yaramaz olduğunu düşünüyorum.
Tom is the only boy Mary knows who is afraid of rabbits.
- Tom Mary'nin tanıdığı tavşanlardan korkan tek çocuktu.
People who are afraid of making mistakes will make no progress in English conversation.
- Hata yapmaktan korkan kişiler İngilizce konuşmada gelişme kaydedemez.
He who is frightened of a sparrow will never sow barley.
- Kuştan korkan darı ekmez.
It's nothing, don't be afraid!
- Bu şey yok, korkmayın!
Don't be afraid to make a mistake.
- Hatalar yapmaktan korkmayın.
She is on a diet for fear that she will put on weight.
- Kilo alacağı korkusuyla diyet yapıyor.
Man fears disasters such as floods and fires.
- İnsan su baskınları ve yangınlar gibi felaketlerden korkar.
He may dread to learn the results.
- O, sonuçları öğrenmeye korkabilir.
A burnt child dreads fire.
- Yanmış bir çocuk ateşten korkar.