kayıtmak

listen to the pronunciation of kayıtmak
Türkçe - İngilizce
go back
return
kayıt
registration

Registration starts October 20th. - Kayıt 20 Ekimde başlar.

Registration began October 20th. - Kayıt 20 Ekim'de başladı.

kayıt
registry
kayıt
recording

What's your favorite recording of Beethoven's Fifth? - 5. Beethoven'da ki en sevdiğin kayıt nedir?

This recording has been tampered with. - Bu kayıt tahrif edilmiştir.

kayıt
record

He made a complete financial record on his computer, basing his calculations on countless receipts and bank records. - O, sayısız makbuz ve banka kayıtlarıyla ilgili yaptığı hesaplamalara dayandırarak, bilgisayarında tam bir mali kayıt yaptı.

Please put a cassette in the VCR and press the record button. - Lütfen VCR'a bir kaset koy ve kayıt butonuna bas.

kayıt
enrolment
kayıt
inscription
kayıt
restriction
kayıt
registration, enrolment, enlistment; entry; proviso; restriction, reservation; caring, attention; recording
kayıt
minutes
kayıt
listing
kayıt
(Bilgisayar) records

The document records that the war broke out in 1700. - Belge kayıtları savaşın 1700 yılında patlak verdiğini yazıyor.

A new study suggests that hospital records for patients older than 65 are often incorrect, which may lead to serious treatment errors. - Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.

kayıt
provision
kayıt
book

Enrolling in the book club obligates you to buy three more books after the introductory package. - Kitap kulübüne kayıt yaptırmak, tanıtım paketinden sonra üç kitap daha satın almanızı şart koşar

kayıt
(İnşaat) glazing bar
kayıt
attention
kayıt
reservation
kayıt
caring
kayıt
(Ticaret) clause
kayıt
tender
kayıt
(Ticaret) item
kayıt
(İnşaat) sash bar
kayıt
(Bilgisayar) registered to
kayıt
(Bilgisayar) sign up

I'm going to sign up for a French class next semester. - Gelecek dönem Fransızca sınıfına kayıt olacağım.

Tomorrow we go to school to sign up for the classes we want to take. - Almayı istediğimiz derslere kayıt yaptırmak için yarın okula gidiyoruz.

kayıt
proviso
kayıt
qualification
kayıt
register

We must register for the courses that we're going to take by tomorrow. - Yarına kadar alacağımız kurslar için kayıt yaptırmalıyız.

Tom registered to become an organ donor. - Tom bir organ bağışçısı olmak için kayıt yaptırdı.

kayıt
roll
kayıt
enlistment
kayıt
string
kayıt
{i} stipulation
kayıt
recordset
kayıt
registrations
kayıt
in register
kayıt
sign-up
kayıt
condition
kayıt
formerly fetter, shackle
kayıt
enrollment, registration
kayıt
checkin
kayıt
restriction, limitation, restraint
kayıt
entry
kayıt
entry (in a record book)
kayıt
enrollment

Enrollment will be free. - Kayıt ücretsiz olacak.

kayıt
log
kayıt
any of the four pieces comprising a wooden frame
kayıt
giving importance to
kayıt
transcription
kayıt
(Hukuk) record, enrollment
kayıt
entering (something) (in a record book); noting (something) down
kayıt
notation
Türkçe - Türkçe
kayıtmak