indoor(a)

listen to the pronunciation of indoor(a)
İngilizce - Türkçe

indoor(a) teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

indoor
{s} ev içi
indoor
{s} içeri

Biz bütün günü içeride geçirdik. - We spent all day indoors.

İçeride ayakkabı giyer misin? - Do you wear shoes indoors?

indoor game
Kapalı alanda oynanan spor
indoor
{s} iç mekânlara uygun; iç mekânlarda kullanılan: indoor shoes iç mekânlarda giyilen ayakkabılar
indoor
{s} dahili

Büyük ebeveynlerimin dahili su tesisatı yoktu. - My grandparents didn't have indoor plumbing.

indoor
iç mekanlara uygun
indoor
iç mekanlarda kullanılan
indoor
kapalı mekan
indoor
iç mekanlarda yapılan
indoor air
(İnşaat,Teknik) mahal havası
indoor lighting
oda ışığı
indoor lighting
(İnşaat) iç aydınlatma
indoor plants
(Tarım) süs bitkileri
indoor pool
kapalı havuz
indoor pool
kapalı yüzme havuzu
indoor
{s} kapalı

Nancy kapalı yer oyunlarından hoşlanır. - Nancy enjoys indoor games.

Ben kapalı yerde vakit geçirmeyi tercih ederim. - I prefer spending time indoors.

indoor
ev içinde olan/yapılan
indoor
yapı içi
indoor antenna
dahili anten
indoor antenna
oda anteni
indoor plant
kapalı yer bitkisi
indoor transformer
dahili transformatör
indoor
Kapalı ortam
indoor activity
Kapalı alanda yapılan faaliyet
indoor flowers
kapalı çiçekler
indoor shooting
kapalı atış
indoor shopping center
kapalı alışveriş merkezi
indoor sports
Kapalı mekânlarda yapılan sporlar
indoor sports
kapalı spor
indoor
(İnşaat) iç, içeri, dahili
indoor
indoor games ev içinde oynanan oyunlar
indoor
ev/salon
indoor
{s} kapalı: indoor tennis court kapalı
indoor
ev içinde olan,yapı içi
indoor
bina içi
indoor
indoor life ev hayatı
indoor air pollution
ev içi hava kirliliği
indoor air quality
(İnşaat,Teknik) mahal havası kalitesi
indoor area
(İnşaat) bina alanı
indoor communication
bina ici iletisim
indoor communication
(Bilgisayar,İnşaat) bina içi iletişim
indoor dress
ev elbisesi
indoor electrical installation
(Elektrik, Elektronik) iç elektrik tesisatı
indoor humidity
oda nemi
indoor humidity
oda rutubeti
indoor installation cable
(Askeri) dahili tesisat kablosu
indoor moisture
oda rutubeti
indoor moisture
oda nemi
indoor paint
(İnşaat) iç işler boyası
indoor paint
(İnşaat) dahili boya
indoor piping
(İnşaat) iç borulama
indoor post insulator
(Elektrik, Elektronik) bina içi mesnet izolatörü
indoor swimming pool
kapalı yüzme havuzu
indoor swimming pool
(İnşaat) bina içi yüzme havuzu
indoor swimmming pool
kapalı yüzme havuzu
indoor tennis court
kapalı tenis kortu
stay indoor
kapalı bir yerde oturmak
stay indoor
kapalı bir yerde durmak
İngilizce - İngilizce
located, suited for, or taking place within a building; "indoor activities for a rainy day"; "an indoor pool
indoor
Situated in, or designed to be used in, or carried on within the interior of a building
indoor baseball
a form of baseball, played in a gymnasium or similar venue, using a soft ball
indoor ski slope
Indoor ski slopes are found in several countries, proving a climate controlled environment can be maintained in which snow can be manufactured using a snow cannon, enabling skiing to take place year-round
indoor
Indoor activities or things are ones that happen or are used inside a building and not outside. an indoor market. outdoor. used or happening inside a building   outdoor
indoor
Done or being within doors; within a house or institution; domestic; as, indoor work
indoor
located, suited for, or taking place within a building; "indoor activities for a rainy day"; "an indoor pool"
indoor
{s} occurring within a building, meant to be used inside
indoor
within doors; "an indoor setting"
indoor
within doors; "an indoor setting
indoor games
sporting events that are normally played inside
indoor hundred meter race
swimming race of one hundred meters conducted in an indoor swimming pool