ihtar

listen to the pronunciation of ihtar
Türkçe - Türkçe
Bir şeyi birine hatırlatma
(Osmanlı Dönemi) hatırlatma, îkaz, uyarma, dikkat çekme
Uyarma, dikkat çekme, uyarı
İHTAR
(Osmanlı Dönemi) Hatırlatmak. Dikkati çekmek. Tenbih. Uyarma. Kalbe gelen doğuş, ilham.(... Fakat dinî olmayan musibetler hakikat noktasında musibet değildirler. Bir kısmı ihtar-ı Rahmanîdir. Nasıl ki, çoban gayrın tarlasına tecavüz eden koyunlarına taş atıp, onlar o taştan hissederler ki zararlı işten kurtarmak için bir ihtardır.L.)
İHTAR
(Hukuk) Hatırlatma, uyarım, uyarma
ihtar etmek
Hatırlatmak, uyarmak, dikkatini çekmek
ihtar