göremeyen

listen to the pronunciation of göremeyen
Türkçe - İngilizce
blinkered
sightless
gör
saw

They saw a strange animal there. - Onlar orada garip bir hayvan gördü.

I saw her somewhere two years ago. - Onu ben iki yıl önce bir yerde gördüm.

gör
{f} sighted
gör
{f} seeing

I'm looking forward to seeing you this April. - Bu nisanda seni görmeye can atıyorum.

Love is seeing her in your dreams. - Aşk onu rüyalarında görmektir.

gör
see

Mary decided never to see him any more. - Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.

I want to see you before you go. - Sen gitmeden önce seni görmek istiyorum.

gör
{f} seen

I turned off the TV because I had seen the movie before. - Filmi daha önce gördüğüm için televizyonu kapattım.

I have not seen him lately. - Son zamanlarda onu görmedim

gör
{f} view

The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century. - Dünya'nın Ay'dan görüntüsü, 20. yüzyılın ikonik resimlerinden birisidir.

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

gör
catch sight of

He happened to catch sight of a rare butterfly. - Tesadüfen nadir bir kelebeği gördü.

gör
{f} sight

She stood astonished at the sight. - Görünüşte şaşırmış gibi duruyordu.

Is there any end in sight to the deepening economic crisis? - Derinleşen ekonomik krizin görünürde bir sonu var mı?

gör
{f} viewing

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

ileriyi göremeyen
shortsighted
iyi göremeyen
weak-sighted
uzağı göremeyen
myopic
uzağı göremeyen
nearsighted
uzağı göremeyen
shortsighted
Almanca - Türkçe

göremeyen teriminin Almanca Türkçe sözlükte anlamı

Gör
yumurcak, afacan (kiz)
Gör
(-e/) n l. kücük cocuk
İsveççe - Türkçe

göremeyen teriminin İsveççe Türkçe sözlükte anlamı

Gör
hazırlayın
Gör
olun
Gör
yapın
Gör
yapık
gör
yapıyor
gör
kılan
göremeyen