engelli

listen to the pronunciation of engelli
Türkçe - İngilizce
disabled

Disabled people can't stand being pitied. - Engelli insanlar acınmaya katlanamaz.

Disabled people can't stand it when people pity them. - İnsanlar onlara acıdığında engelli insanlar buna katlanamaz.

Disabled person
with obstacles
handicapped

Handicapped people can't stand being pitied. - Engelli insanlar acınmaya katlanamaz.

Handicapped parking is available. - Engelli otopark yeri mevcuttur.

(Dilbilim) blocked

Facebook is blocked in China. - Facebook, Çin'de engellidir.

(Dilbilim) checked
(Spor) steeplechase
hurdle race
having obstacles; obstructed, blocked
sports having hurdles
the disabled
engelli (sakat)
handicapped
engelli atlama
show jumping
engelli insanlar
people with disabilities
engelli insanlar
handicapped
engelli koşu
handicap
engelli koşu
obstacle race
engelli yarış
hurdle-race
engelli yarış
hurdles
engelli alan işlemleme
(Askeri) clutter area processing
engelli at yarışı
showjumping
engelli at yarışı
steeplechase
engelli bir şekilde
lamely
engelli hece
(Dilbilim) checked syllable
engelli hipodrom koşusu
(Spor) stadium jumping
engelli koşu
hurdle race
engelli koşu
sports hurdles, steeplechase
engelli koşu
steeplechase
engelli koşu atı
jumper
engelli koşu yapmak
hurdle
engelli koşu yarışçısı
hurdler
engelli mayın
(Askeri) snagging mine
engelli yarış
steeplechase
engelli yarış
obstacle race
engelli yarış
hurdle race
engelli yarış binicisi
hurdler
engelli yarış koşucusu
(Spor) steeplechaser
engelli yaşam ödeneği
(Ticaret) disability living allowance
engelli yaşamödeneği
(Ticaret) disability living allowance
engelli çocuklar
children with disabilities
engelli ünlü
(Dilbilim) blocked vowel
engelli ünlü
(Dilbilim) checked vowel
engelliler
handicapped
bedensel engelli
Physically disabled
görme engelli
visually impaired

My sister works at a school for visually impaired children. - Kız kardeşim görme engelli çocuklar için bir okulda çalışıyor.

zihinsel engelli
Mentally disabled
engelliler
disabled people
gelişme engelli çocuk
retarded child
hipodrom dışı engelli
(Spor) cross-country jumping
hukuken engelli
(Kanun) barred by law
hukuken engelli
(Kanun) barred
ortopedik engelli
(Tıp) orthopedically handicapped
ortopedik engelli
(Tıp) orthopedical handicapped
yazma engelli
write-protected
Türkçe - Türkçe
Vücudunda eksik veya kusuru olan
Engeli olan, manialı
Sakat
özürlü
manialı
engelli koşu
Belirli aralıklarla konmuş, değişik yükseklikteki on çitli engelin üzerinden aşılarak sürdürülen koşu
İngilizce - Türkçe

engelli teriminin İngilizce Türkçe sözlükte anlamı

bedensel engelli
Physically challenged
engelli