widespread, preferred method

English - Turkish

Definition of widespread, preferred method in English Turkish dictionary

Related Terms

prevalent

{s} yaygın

ABD'de ülke çapındaki bir ankete göre Müslümanların terörle bağlantılı olduğu yaygın bir inançtır. - It is a prevalent belief, according to a nationwide poll in the United States, that Muslims are linked with terrorism.

Plastik en yaygın deniz debrisidir. - Plastic is the most prevalent type of marine debris.

prevalent

{s} olagelen, hüküm süren, hâkim olan

prevalent

olagelen

prevalent

çok rastlanan

prevalent

genel

prevalent

{s} en çok tutulan

prevalent

hâkim olarak

prevalent

âdet hükmünde olan

prevalent

prevalentlygenellikle

prevalent

{s} hüküm süren

prevalent

{s} mevcut

prevalent

etkili

English - English

Definition of widespread, preferred method in English English dictionary

prevalent

Hyphenation

widespread, pre·ferred Meth·od