wholly, adequately

listen to the pronunciation of wholly, adequately
English - Turkish

Definition of wholly, adequately in English Turkish dictionary

perfectly
mükemmel bir şekilde

Tom mükemmel bir şekilde kendine bakabilir. - Tom is perfectly capable of taking care of himself.

Kase mükemmel bir şekilde yuvarlaktı. - The bowl was perfectly round.

perfectly
mükemmel olarak

Bana verdiğin gömlek bana mükemmel olarak uydu. - The shirt you gave me fit perfectly.

Ben onu mükemmel olarak anlayabiliyorum. - I can understand him perfectly.

perfectly
tamamen

Tom şu anki aylığından tamamen memnun. - Tom is perfectly satisfied with his current salary.

Tom tamamen iyi bir şekilde anlayabiliyor. - Tom can understand perfectly well.

perfectly
tam olarak

Bu elbise bana tam olarak uyuyor. - This dress fits me perfectly.

Dün geceyi tam olarak hatırlıyorum. - I remember last night perfectly.

perfectly
tıkır tıkır
perfectly
mükemmelen, kusursuz bir biçimde
perfectly
kusursuzca

O kusursuzca anlaşılabilir. - That's perfectly understandable.

Tom kusursuzca sakin durdu. - Tom stood perfectly still.

English - English
perfectly

Their performance was perfectly fine.

wholly, adequately
Favorites