to put up by the fitting together of materials or parts

listen to the pronunciation of to put up by the fitting together of materials or parts
English - Turkish

Definition of to put up by the fitting together of materials or parts in English Turkish dictionary

erect
{f} dikmek
erect
{f} kurmak
erect
dikilmiş

Anıt seçkin filozof onuruna dikilmiştir. - The monument was erected in honor of the eminent philosopher.

erect
oluşturmak
erect
(Tıp) erekt

Tom erektil disfonksiyondan muzdarip. - Tom suffers from erectile dysfunction.

erect
(penis/göğüs uçları) dik
erect
inşa etmek

Kum torbaları sele karşı korumak için geçici bir duvar inşa etmek için kullanılabilir. - Sandbags can be used to erect a temporary wall to protect against floods.

erect
kaldır,v.dikleş: adj.dik
erect
{s} dimdik
erect
dikmek ikame etmek
erect
erectness dik duruş
erect
bir

Onlar Gandhi'nin anısına bir heykel diktiler. - They erected a statue in memory of Gandhi.

Askerler bir barış anıtı diktiler. - The soldiers have erected a peace monument.

erect
(Tıp) Yükseltmek, kaldırmak, dikleştirmek, dik hale getirmek
erect
yapak
erect
{s} ereksiyon halinde
erect
(Mukavele) inşa etmek; dikmek; dik
erect
{f} kurmak; yapmak; inşa etmek
erect
(Tekstil) yapmak, kurmak
erect
eğilmeyerek
English - English
erect
to put up by the fitting together of materials or parts

    Hyphenation

    to put up by the fit·ting to·geth·er of ma·te·ri·als or parts

    Turkish pronunciation

    tı pût ʌp bay dhi fîtîng tıgedhır ıv mıtîriılz ır pärts

    Pronunciation

    /tə ˈpo͝ot ˈəp ˈbī ᴛʜē ˈfətəɴɢ təˈgeᴛʜər əv məˈtərēəlz ər ˈpärts/ /tə ˈpʊt ˈʌp ˈbaɪ ðiː ˈfɪtɪŋ təˈɡɛðɜr əv məˈtɪriːəlz ɜr ˈpɑːrts/
Favorites