to place a listening or recording device on a telephone or wired connection

listen to the pronunciation of to place a listening or recording device on a telephone or wired connection
English - Turkish

Definition of to place a listening or recording device on a telephone or wired connection in English Turkish dictionary

tap
{i} tıkırtı

Kapıda bir tıkırtı vardı. - There was a tap at the door.

tap
musluk

Musluk suyun çok sert. Bir yumuşatma cihazı al. - Your tap water is too hard. Get a water softener.

Musluk suyu içmesen iyi olur. - You'd better not drink the tap water.

tap
delip ya da kesip içindeki sıvıyı çekmek
tap
tıkırtı,tıpırtı
tap
fıçıdan alınmış içki
tap
kaçak veya gizli bağlantı kurmak
tap
elektrik bağlantısı
tap
fıçı tapası
tap
kılavuz, burgu
tap
{i} hafif vuruş; tıkırtı
tap
{f} kaçak hat çekmek
tap
{f} hafifçe vurmak; tıkırdatmak
tap
{f} fıçının tapasını çekerek (içindeki sıvıyı) akıtmak
tap
delip sıvıyı akıtmak
tap
{f} pençe vurmak (ayakkabı)
tap
bağlantı kurmak
tap
{f} bağlantı kurmak [elek.]
tap
bağlamak
tap
{f} tıpa takmak
tap
{f} kademele
English - English
tap
to place a listening or recording device on a telephone or wired connection

    Hyphenation

    to place a listening or re·cord·ing de·vice on a te·le·phone or wired con·nec·tion

    Turkish pronunciation

    tı pleys ı lîsnîng ır rıkôrdîng dîvays ôn ı telıfōn ır wayrd kınekşın

    Pronunciation

    /tə ˈplās ə ˈləsnəɴɢ ər rəˈkôrdəɴɢ dəˈvīs ˈôn ə ˈteləˌfōn ər ˈwīrd kəˈneksʜən/ /tə ˈpleɪs ə ˈlɪsnɪŋ ɜr rəˈkɔːrdɪŋ dɪˈvaɪs ˈɔːn ə ˈtɛləˌfoʊn ɜr ˈwaɪrd kəˈnɛkʃən/
Favorites