to pause, delay, doubt, stammer

English - Turkish

Definition of to pause, delay, doubt, stammer in English Turkish dictionary

Related Terms

hesitate

tereddüt etmek

hesitate

duraksamak

hesitate

{f} tereddüd etmek

hesitate

{f} çekinmek

hesitate

duraklamak

hesitate

ikirciklenmek

hesitate

(Politika, Siyaset) şüpheye düşmek

hesitate

duralamak

hesitate

tereddüt et

Tom hiç tereddüt etmedi. - Tom didn't hesitate at all.

Yağmur yağdığı için, Nancy dışarı çıkmaya tereddüt etti. - Since it was raining, Nancy hesitated to go out.

hesitate

{f} teklemek

English - English

Definition of to pause, delay, doubt, stammer in English English dictionary

{v} hesitate

Hyphenation

to pause, delay, doubt, stam·mer