Kadınlar kişisel ilişkileri sürdürmek için konuşmayı kullanırlar.
- Women use talking to maintain personal relationships.
Birinin ününü sürdürmek zordur.
- It is hard to maintain one's reputation.
O kravata bakım yapmak önemlidir.
- Maintaining that tie is important.
Bizim odakları korumamız gerekiyor.
- We need to maintain focus.
O, arabasını iyi korur.
- He maintains his car well.
Kendi vücut ısılarını korumak için birbirlerine yapıştılar.
- They were stuck together to maintain their own body heat
Bu yolu korumak için kimlerin sorumlu olduğunu bulmaya çalışıyordum.
- I've been trying to find out who is responsible for maintaining this road.
Sami'nin arka bahçesi titizlikle muhafaza edildi.
- Sami's backyard was meticulously maintained.
he wente oute of hys ermytaige for to maynteyne his nevew ayenste the myghty erle.
... Now, in fairness, what Governor Romney has now said is he'll maintain traditional Medicare ...
... to make sure we maintain our technological lead and our people are skilled and able to ...