to frustrate; to fail; to hinder of result

listen to the pronunciation of to frustrate; to fail; to hinder of result
English - Turkish

Definition of to frustrate; to fail; to hinder of result in English Turkish dictionary

disappoint
hayal kırıklığına uğratmak
disappoint
{f} düş kırıklığına uğratmak
disappoint
umudunu kırmak
disappoint
sözünü tutmamak
disappoint
yüzünü kara çıkarmak
disappoint
hayal kırıklığına uğrat

Bu dünyadaki eğitim beni hayal kırıklığına uğratıyor. - Education in this world disappoints me.

O, yeni pozisyonundan vazgeçerek karısını hayal kırıklığına uğratmak istemedi. - He didn't want to disappoint his wife by giving up his new position.

disappoint
ümidi kırılmış
disappoint
{f} boşa çıkarmak
disappoint
müteessir etmek
disappoint
disappointed hayal kırıklığına uğramış
disappoint
{f} bozmak
disappoint
memnun edememek
disappoint
disap pointedly hayal kırıklığına uğramış olarak
disappoint
üzmek
disappoint
ümitlerini boşa çıkarmak
disappoint
{f} umudunu boşa çıkarmak
disappoint
{f} altüst etmek
disappoint
{f} ümidini boşa çıkarmak
English - English
disappoint