to even the slightest extent, at all

listen to the pronunciation of to even the slightest extent, at all
English - Turkish

Definition of to even the slightest extent, at all in English Turkish dictionary

any
{s} herhangi

Orada herhangi bir şey görebiliyor musun? - Can you see anything at all there?

Eğer herhangi bir sayıyı sıfıra bölerseniz, sonuç tanımsızdır. - If you divide any number by zero, the result is undefined.

any
her bir

Kendim hakkında yazmıyorum. Her bir benzerlik tamamiyle tesadüftür. - I am not writing about myself. Any similarity is purely coincidental.

any
kimse

Herkes bir aydır, ve hiç kimseye göstermediği karanlık bir yüzü vardır. - Everyone is a moon, and has a dark side which he never shows to anybody.

Neden kimse cümlelerimin çevirisini yapmıyor? - Why doesn't anybody translate my sentences?

any
biraz da olsa
any
birazcık olsun
any
birisi

Birisi soruma cevap verebilir mi? - Can anyone answer my question?

Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir. - Anyone can cultivate their interest in music.

any
hiç

Odada hiç kimse yoktu. - There wasn't anyone in the room.

Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum. - I don't know anything about her family.

any
azıcık
any
herhangi biri

Herhangi birinin öyle bir şey söylediğini asla duymadım. - Never have I heard anyone say a thing like that.

Herhangi biri onu yapabilir. - Anyone could do that.

any
biri

Birisi müziğe olan ilgisini geliştirebilir. - Anyone can cultivate their interest in music.

Yemek yemek isteyen başka birisi var mı? - Is there anyone else wanting to eat?

any
her ne kadar

Her ne kadar bu ayakkabıları artık giymesem de, onları atmaya kıyamıyorum. - Even though I don't wear those shoes anymore, I can't bring myself to get rid of them.

any
{s} hiçbir

O hiçbir şeyi değiştirmeyecek. - That won't change anything.

Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum. - I don't know anything about her family.

any
zam bir herhangi
any
{s} her

Orada herhangi bir şey görebiliyor musun? - Can you see anything at all there?

Orada herhangi bir şey görebiliyor musun? - Can you see anything in there?

any
hiç: Do you have any candles? Sende hiç mum var mı? No, I don't have any. Hayır, bende hiç yok. He did it without any help. Hiç yardım
any
(zarf) hiç, daha, biraz
any
(sıfat) hiç, hiçbir; biraz, daha, her, herhangi
English - English
any

I wasn't any too easy in my mind.