to cajole or dare to do something

listen to the pronunciation of to cajole or dare to do something
English - Turkish

Definition of to cajole or dare to do something in English Turkish dictionary

put up
istif etmek
put up
artırmak (fiyat)
put up
çıkarmak
put up
kapatmak
put up
yerine koymak
put up
yapmak

Eğer gerçekten aile değerlerine önem veren bir milletsek, çoğu kadının doğum yapmak için ücretli izin bile alamadığı gerçeğine katlanmazdık. - If we’re truly a nation of family values, we wouldn’t put up with the fact that many women can’t even get a paid day off to give birth.

put up
adaylığını koymak
put up
satılığa çıkarmak
put up
teklif etmek
put up
kompostosunu yapmak
put up
yiyeceği korumak
put up
yükseltmek (fiyat kira vb'ni)
put up
havaya kaldırmak
put up
kaldırmak
put up
(fiyat, kira v.b.'ni) yükseltmek
put up
önceden ayarlamak
put up
inşa etmek, yapmak
put up
misafir olmak
put up
(çadır) kurmak
put up
sunmak
English - English
put up

I think someone put him up to it.

to cajole or dare to do something

    Hyphenation

    to ca·jole or Dare to do some·thing

    Turkish pronunciation

    tı kıcōl ır der tı du sʌmthîng

    Pronunciation

    /tə kəˈʤōl ər ˈder tə ˈdo͞o ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /tə kəˈʤoʊl ɜr ˈdɛr tə ˈduː ˈsʌmθɪŋ/
Favorites