English - Turkish
Definition of tiresome, wearisome; boring, dreary, routine in English Turkish dictionary
- tedious
- sıkıcı
Senin sayende, sıkıcı iş birikimi tamamlandı.
-Thanks to you, the backlog of tedious work has been completed.
Senin eksantrikliğin seni ya sevimli ya da sıkıcı yapabilir.
-Your eccentricities can make you either charming or tedious.
- tedious
- meşakkatli
- tedious
- usandırıcı
- tedious
- bezdirici
- tedious
- {s} can sıkıcı
Onlar can sıkıcı işlerinden dolayı bitkindiler.
-They are weary of their tedious work.
- tedious
- can sıkan
- tedious
- tediouslysıkıcı bir şekilde
- tedious
- tediousnesssıkıcılık
- tedious
- (Tıp) Normal zamandan fazla uzamış, uzun süren
- tedious
- {s} bıktırıcı
O bıktırıcı ve sıkıcıydı.
-It was tedious and boring.
O bir bıktırıcı işti.
-It was a tedious job.
- tedious
- yorucu
Related Terms
English - English
Definition of tiresome, wearisome; boring, dreary, routine in English English dictionary
- {s} tedious
tiresome, wearisome; boring, dreary, routine
Hyphenation
tiresome, wearisome; boring, dreary, rou·tinePronunciation
Resimler
Favorites