English - Turkish
Definition of the act of disarming; reduction of military forces and equipment in English Turkish dictionary
- disarmament
- {i} silâhsızlanma
Silahsızlanmayı savunmalısın.
-You should advocate disarmament.
Birçok ülke nükleer silahsızlanma anlaşmasını imzaladı.
-Numerous countries have signed a nuclear disarmament agreement.
- disarmament
- silahsızlanma
Süper güçler silahsızlanmada önemli gelişme yaptılar.
-The superpowers made significant progress in disarmament.
Birçok ülke nükleer silahsızlanma anlaşmasını imzaladı.
-Numerous countries have signed a nuclear disarmament agreement.
- disarmament
- (Askeri) SİLAHLARI AZALTMA, SİLAHSIZLANDIRMA, SİLAHSIZLANMA: Bir askeri teşkilatı, uluslararası anlaşma ile tespit edilen seviyeye indirmek. Bak. "arms control", "arms control agreement", "arms control measure"
- disarmament
- silahların sınırlandırılması
- disarmament
- {i} zararsız hale getirme
- disarmament
- {i} silâhları bırakma
Related Terms
English - English
Definition of the act of disarming; reduction of military forces and equipment in English English dictionary
- disarmament
the act of disarming; reduction of military forces and equipment
Hyphenation
the act of disarming; re·duc·tion of mi·li·ta·ry Forc·es and e·quip·mentPronunciation
Resimler
Favorites