soon; later; when it becomes convenient

listen to the pronunciation of soon; later; when it becomes convenient
English - Turkish

Definition of soon; later; when it becomes convenient in English Turkish dictionary

directly
doğrudan

Fiziksel değişiklikler doğrudan yaşlanmayla ilgilidir. - Physical changes are directly related to aging.

Neden doğrudan ona söylemiyorsun? - Why don't you tell her directly?

directly
doğrudan doğruya

Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir. - These sentences are not directly linked.

Doğrudan doğruya Tom'la konuşabilir miyiz? - Can we talk to Tom directly?

directly
düpedüz
directly
-er -mez
directly
derhal
directly
hemen
directly
direkt olarak,ıf.-de doğrudan: prep.doğrudan
directly
zaman hemen
directly
dosdoğru
directly
(Biyoloji) direkt olarak

Tom'la direkt olarak konuşmadım. - I didn't speak with Tom directly.

Lütfen patates cipslerini kaseye koy. Onları direkt olarak torbadan yeme. - Please put the potato chips in the bowl. Don't eat them directly from the bag.

directly
açıkça
directly
anlaşılır biçimde
directly
doğruca

Tom doğruca musluktan içiyor. - Tom is drinking directly from the faucet.

Niçin doğruca sadece Tom'la konuşmuyorsun? - Why don't you just speak directly to Tom?

directly
yapar yapmaz
English - English
directly
soon; later; when it becomes convenient
Favorites