İşi o kabul etmezse, başkası eder.
- If he doesn't accept the job, someone else will.
Ne kadar uğraşırsan uğraş, bırak başkasını, kendini bile bir şeye zorla inandıramazsın.
- Try as you might, but you cannot force a belief onto someone else, much less your own self.
Hıncını bir başkasından çıkar, olur mu?
- Vent your anger on someone else, will you?
Bazen bir başkasının duygularına zarar vermemek için yalan söyleriz.
- Sometimes we lie to keep from hurting someone else's feelings.