sağlıkta

listen to the pronunciation of sağlıkta
Turkish - English
health
in health

He is improving in health. - O, sağlıkta gelişmektedir.

sağlık
health

A carrot is a healthy snack. - Havuç sağlıklı bir aperatiftir.

For health and pleasure! - Sağlık ve lezzet için!

sağlık
sanitary

Sanitary conditions in the refugee camps were terrible. - Mülteci kamplarındaki sağlık koşulları çok kötüydü.

sağlık
welfare
sağlık
sense of well being
sağlık
fitness
sağlık
well being
sağlık
sanitarian
sağlık
healthy

A carrot is a healthy snack. - Havuç sağlıklı bir aperatiftir.

Is eating healthy more costly? - Sağlıklı yemek daha pahalı mıdır?

sağlık
curative
sağlık
wellness
sağlık
medical

It would be unethical for me to tell you about Tom's medical problems. - Tom'un sağlık problemlerini sana anlatmak etik olmazdı.

I doubt that Tom had to sell his car in order to raise money for medical expenses. - Tom'un sağlık giderlerini karşılamak için arabasını satmak zorunda kaldığından şüpheliyim.

sağlık
hygienic
sağlık
soundness
sağlık
healthiness
sağlık
salubrity
sağlık
healthcare

Some healthcare workers spend more time doing paperwork than taking care of patients. - Bazı sağlık çalışanları hastalara bakmak yerine evrak işleri yaparak daha çok zaman geçirmektedirler.

Sağlık
(Tıp) tonicity
sağlık
health; sanitary
sağlık
wellbeing
Turkish - Turkish

Definition of sağlıkta in Turkish Turkish dictionary

sağlık
Vücudun iyi veya kötü olması durumu
sağlık
Vücudun hasta olmaması durumu, vücut esenliği, esenlik, sıhhat
sağlık
Sağ, canlı, diri olma durumu
sağlık
bakınız: salık
sağlık
Sağ, canlı, diri olma durumu: "Aradan dört beş yıl geçince bir yerden de haber gelmeyince sağlığından umutlarını kesmişler."- M. Ş. Esendal. bakınız salık