sütyen

listen to the pronunciation of sütyen
Turkish - English
brassiere
{i} bra

Mary hid the money in her bra. - Mary parayı sütyeninde sakladı.

She likes the light green bra. - O, açık yeşil sütyeni seviyor.

balenli (sütyen)
(Tekstil) underwired
korse sütyen bileşimi çamaşır
corselet
spor sütyen
(Tekstil) sports bra
Turkish - Turkish
Göğüsleri dik tutup dolgun göstermek için kullanılan, saten, dantel vb. kumaşlardan yapılan kadın iç çamaşırı
English - Turkish

Definition of sütyen in English Turkish dictionary

sütyen askısı
bra hanger