English - Turkish
Definition of process of a patron extending the loan period for a borrowed item in English Turkish dictionary
- renew
- yenilemek
Başardıkları her şey için onu ve Vali Palin'i tebrik ediyorum ve önümüzdeki aylarda bu milletin sözünü yenilemek için onlarla çalışmaya can atıyorum.
-I congratulate him and Governor Palin for all they have achieved, and I look forward to working with them to renew this nation's promise in the months ahead.
Bu yıl pasaportunu yenilemek zorunda olduğundan emin misin?
-Are you sure you have to renew your passport this year?
- renew
- {f} yinelemek
- renew
- yenile
Ehliyetimi geçen ay yenilettim.
-I had my driver's license renewed last month.
Tom onların onun vizesini yenileyeceklerinden emin değildi.
-Tom wasn't sure they would renew his visa.
- renew
- dinçleştirmek
- renew
- yenileştirmek
- renew
- {f} bakım yapmak
- renew
- tekrar etmek
- renew
- {f} (pasaport v.b.'nin) süresini uzatmak
- renew
- yenilenmek
- renew
- tekrar başlamak
- renew
- {f} uzatmak
- renew
- yeni hayat vermek
- renew
- {f} canlandırmak, gençleştirmek
- renew
- {f} tekrarlamak
- renew
- {f} yenilemek, onarmak
- renew
- müddeti uzatmak
- renew
- renewableyenilenir
Related Terms
English - English
Definition of process of a patron extending the loan period for a borrowed item in English English dictionary
- renew
process of a patron extending the loan period for a borrowed item
Hyphenation
proc·ess of a pa·tron extending the loan pe·ri·od for a borrowed i·temTurkish pronunciation
prôses ıv ı peytrın îkstendîng dhi lōn pîriıd fôr ı bärōd aytımPronunciation
/ˈprôˌses əv ə ˈpātrən əkˈstendəɴɢ ᴛʜē ˈlōn ˈpərēəd ˈfôr ə ˈbäˌrōd ˈītəm/ /ˈprɔːˌsɛs əv ə ˈpeɪtrən ɪkˈstɛndɪŋ ðiː ˈloʊn ˈpɪriːəd ˈfɔːr ə ˈbɑːˌroʊd ˈaɪtəm/
Resimler
Favorites