Kumar borcunu ödemeden kaçtı.
- He welshed on his gambling debt.
Sen kumar oynamayı sevmezsin, değil mi?
- You don't like gambling, do you?
Kumar oynamayı bırakmak zorundasın.
- You must stop gambling.
Sen kumar oynamayı sevmezsin, değil mi?
- You don't like gambling, do you?
Sen kumar oynamayı sevmezsin, değil mi?
- You don't like gambling, do you?
Bazı insanlar kumar oynamanın bir günah olduğunu düşünüyor.
- Some people think that gambling's a sin.