English - Turkish
Definition of present participle of astonish in English Turkish dictionary
- astonishing
- şaşırtarak
- astonishing
- hayret verici
Tom, Mary'ye hayret verici bir hikaye anlattı.
-Tom told Mary an astonishing story.
- astonishing
- {f} şaşırt
Senin cehaletin şaşırtıcı!
-Your ignorance is astonishing!
Şaşırtıcı darbe maçı bitirdi.
-The astonishing blow finished the match.
- astonishing
- şaşırtıcı
Şaşırtıcı darbe maçı bitirdi.
-The astonishing blow finished the match.
Cehaletiniz şaşırtıcı.
-Your ignorance is astonishing.
- astonishing
- {s} şaşılacak
Kasaba halkı kaçakçıların ne olduğunu hakkında şaşılacak derecede toydu.
-The townspeople were astonishingly naive about what the smugglers were.
- astonishing
- şasırtıcı
- astonishing
- {s} hayrette bırakan
- astonishing
- astonishingly şaşılacak surette
Related Terms
English - English
Definition of present participle of astonish in English English dictionary
- astonishing
present participle of astonish
Hyphenation
pres·ent par·ti·ci·ple of as·ton·ishPronunciation
Resimler
History
Favorites