Turkish - English
Definition of otlak in Turkish English dictionary
- grassland
- {i} pasture
- grass
- field
- sheep run
- cattle range
- pasturage
- lea
- paddock
- (Tabiat Doğa) (bitki, Fam: söğütgiller,safsafiye) [syn.: otlak, söğüt] willow
- sheepwalk
- run
- grassy, abounding in grass
- pasture, grassy area (used as a pasture)
- hayfield
- pasture, pasturage, grassland, grass
- fell
- cattle ranch
- walk
- forage
- range
- grazing
- meadow
- mead
- grazing land
- hay meadow
- rangeland
- pastureland
- grazinq
- geçici otlak
- (Çiftçilik) grazing land
- geçici otlak
- (Çiftçilik) pasture
- geçici otlak
- (Çiftçilik) lea
- geçici otlak
- ley
- hayvanların alıştığı otlak
- stamping ground
- sürekli otlak
- (Tarım) permanent pasture
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of otlak in Turkish Turkish dictionary
- Hayvan otlatılan yer, salmalık, yaylak, mera: "Otlaktan çıktıkları sırada hava kuru soğuktu."- N. Cumalı
- Hayvan otlatılan yer, salmalık, yayla, mera
- Mera
- yaylak
- örü
- salmalık