one more than five, half a dozen

listen to the pronunciation of one more than five, half a dozen
English - Turkish

Definition of one more than five, half a dozen in English Turkish dictionary

six
altı

Altı yaşındaki birine sorun, altmış yaşındaki birine değil. - Ask a six-year-old, not a sixty-year-old.

Her zaman altıda kalkarım. - I always get up at six.

six
altı kat

Altı katlı bir apartmanın en üst katında yaşıyorum. - I live on the top floor of a six storey apartment block.

Ada Manhattan'ın altı katı büyüklüğünde. - The island is six times the size of Manhattan.

six
{i} altılı

Tom altılık bira paketi taşıyarak içeri girdi. - Tom came in carrying a six pack of beer.

Tom kapıyı açtığında, o, Mary'nin orada altılı bir paket ve bir pizza ile orada durduğunu gördü. - When Tom opened the door, he saw Mary standing there with a six-pack and a pizza.

six
at sixes and sevens tam bir düzensizli
six
(isim) altılı
six
sixfooteraltı ayak boyunda kimse
six
ya öbürü
six
sixfold s
six
{i} altı, altı rakamı (6, VI)
six
altı rakamı veya sayısı tavlada şeş
six
altı misli
six
uzun boylu kimse
English - English
{a} six