Masanın yanındaki ne?
- What's beside the desk?
Hepimiz onun yanında gittik.
- All of us went besides him.
O onun yanına diz çöktü ve onun adının ne olduğunu sordu.
- She knelt beside him and asked him what his name was.
Tom Mary'nin yanına oturdu.
- Tom sat down beside Mary.
Tom ve Mary'nin dışında odada hiç kimse yoktu.
- There was no one in the room besides Tom and Mary.
O mağaza mobilya dışında birçok şey satmaktadır.
- That store sells many things besides furniture.
Futbol dışında başka hiçbir hobim yoktur.
- I don't have any other hobbies besides football.
Tom'un dışında başka biri var mıydı?
- Was there anybody else besides Tom?