English - Turkish
Definition of not locked, unlatched, unbolted, open in English Turkish dictionary
- unlocked
- (Bilgisayar) kilitli değil
Kapı kilitli değildi.
-The door was unlocked.
- unlocked
- {s} açık
Kapıyı açık bıraktım.
-I left the door unlocked.
Asla evimi açık bırakmam.
-I never leave my house unlocked.
- unlocked
- Kilitlenmemiş
Sami kapısını kilitlenmemiş bıraktı.
-Sami left his door unlocked.
- unlocked
- {s} kilitsiz
Onu kilitsiz bıraktığı için onun bisikleti çalındı.
-His bicycle was stolen because he left it unlocked.
Tom yatak odasını kilitsiz buldu.
-Tom found his bedroom unlocked.
Related Terms
English - English
Definition of not locked, unlatched, unbolted, open in English English dictionary
- {s} unlocked
not locked, unlatched, unbolted, open
Hyphenation
not locked, unlatched, unbolted, o·penPronunciation
Resimler
Favorites