many happy returns: see return in so many words: see word

listen to the pronunciation of many happy returns: see return in so many words: see word
English - Turkish

Definition of many happy returns: see return in so many words: see word in English Turkish dictionary

word-self">word-self">many
birçok

O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi. - Many nights did he spend, looking up at the stars.

Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur. - In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.

word-self">word-self">many
çok

Politik dünyada pek çok düşmanı var. - He has many enemies in the political world.

Konserde çok fazla kişi vardı. - There were too many people at the concert.

word-self">word-self">many
{i} bir çoğu

Takuboku'nun şiirlerini bir çoğunu ezbere öğrendim. - I learned many of Takuboku's poems by heart.

word-self">word-self">many
{s} bir yığın

O bir yığın dil konuşmaz. - She does not speak many languages.

Gemide bir yığın fare var. - There are many rats on the ship.

word-self">word-self">many
a good many birçok
word-self">word-self">many
{s} bir hayli

Bir hayli üyemiz var. - We have many members.

Bu konuda bir hayli kitap var. - There are many books on this subject.

word-self">word-self">many
çoğu zaman

Bu kabilenin atasal ayinlerinin çoğu zamanla kaybedilmiştir. - Many of the ancestral rites of this tribe have been lost over time.

word-self">word-self">many
a great many pek çok
word-self">word-self">many
many a time çok kere
word-self">word-self">many
rengarenk
word-self">word-self">many
kanşık
word-self">word-self">many
sürüsüne bereket
word-self">word-self">many
{i} birçoğu

İnsanların birçoğu öldü. - Many of the people died.

Birçoğumuz yorgunduk. - Many of us were tired.

word-self">word-self">many
kaç

O otobüs günde kaç kez çalışır? - How many times a day does that bus run?

Kaç tane dolma kalemin var? - How many pens do you have?

word-self">word-self">many
çoğu

İşçilerin çoğu açlıktan öldüler. - Many of the workers died of hunger.

Onunla karşılaşmadan önce, Pizzaro adamlarının ve silahlarının çoğunu kasaba yakınında sakladı. - Before meeting him, Pizzaro hid many of his men and guns near the town.

word-self">word-self">many
adl

Tom adlı kaç kişiyi tanıyorsun? - How many people do you know named Tom?

Tom adlı kaç tane çocuk, sizin sınıfınızdadır? - How many kids named Tom are in your class?

English - English
many
many happy returns: see return in so many words: see word
Favorites